Apandisit hakkında bilgiler

Apandisit, kör bağırsağın apandisit olarak bilinen uzantısının iltihaplanmasıdır. Derhal tıbbi müdahaleyi gerektiren ciddi bir vaka haline gelebilir. Oldukça yaygın bir hastalıktır. Tehlikesi yaş ile birlikte artar. 60 yaşını aşanlarda apandisitten kaynaklanan ölüm vakaları gençlere oranla on mislidir. Yapılan istatistiklerde yaşlılarda yüzde 8’e varan ölüm oranı çocuklarda yüzde 1’in altındadır.


Apandisit nedir? Vücudumuzdaki yeri neresidir?

Apandisit
Apandisit
Sindirim borumuz ağızdan başlayıp anüste son bulur. Apandisit yetişkinlerde 8 ila 10 cm uzunluğunda kalın bağırsağın bir uzantısıdır. Kör bağırsak denilen organın ucundadır. Bir ucu kör bağırsağa bağlıyken öbür ucu kapalıdır. İçi boş bir organdır. Apandisin duvarlarındaki hücre duvarları burnun ürettiği mukozaya benzer bazı salgılar üretir. Bu mukus dokuzu 24 ila 36 saat arasında devamlı yenilenir.

Apandisit bu mukus salgılarını ve içine dolan bağırsak sıvılarını kasılmayla kör bağırsağa gönderir. Apandiste yaşayan milyonlarca bakteri vardır. Kör bağırsağa açılan yol herhangi bir oluşum ile tıkandığında bu bakteriler hızla üreyerek iltihaplanmaya neden olur. Apandisin batındaki yeri kişiden kişiye değişir. Kalın bağırsakların arkasında ince bağırsakların önünde yada karaciğerin altında olabilir. Genellikle vücudun sağındadır. Bazılarında sol tarafta bile olabilir.

Apandisin işlevi bağırsak enfeksiyonlarını önlemektir. Boğazı iltihaplanmadan koruyan bademciklere benzeyen bir fonksiyona sahiptir. Apandis önceleri hiçbir işe yaramaz bir organ olarak kabul edildiğinden her türlü batın ameliyatında her ihtimale karşı alınırdı. Günümüzde ancak gerekli görüldüğü hallerde alınmaktadır. Bazı hallerde apandis boşluğunda biriken salgılar ve bakteriler nedeniyle organın içinde iltihaplı bir basınç oluşur.

Kadın erkek ayrım yapmadan bu durum herkes için olağandır. Hastalığa üç yaşında küçük çocuklarda ender rastlanıp, genellikle 10 ila 20 yaşları arasında görülür. 25 yaşın altındaki vakaların yüzde 60’ı erkektir. 25 yaşın üzerinde bu ihtimal kadın ve erkek için eşittir. Genellikle her on beş kişiden birinde bu vakaya rastlanır.


Apandisin iltihaplanarak tıkanması nedendir?

Bunun farklı nedenleri vardır. Tıkanma apandis boşluğundaki lenfoid dokusunun sertleşmesinden ileri gelebilir. Sertleşmiş pisliklerin toplanması da iltihaplanma nedeni olabilir. Yada örneğin bir kiraz çekirdeğinin yolu tıkaması bu nedenler arasındadır. Apandis yada bağırsakta bir tümör oluşması da bu iltihaplanmaya neden olabilir. Parazitlerin neden olduğu tıkanmalara ise daha çok tropik iklimlerde rastlanır.

Apandisit Belirtileri, Tanı, Apandisit Nerededir?
Apandisit Nerededir?
İlk belirtileri karın kısmında zaman zaman duyulan sancılardır. Sancı devam ederse bir iki saatte şiddetlenir ve karnın sağına kayar. Öksürme ve hareket sancının artmasına neden olur. Bu tür sancılar doktorlar için genellikle yeterli bir tanı nedenidir. Hastada genellikle iştahsızlık vardır. Her dört vakanın üçünde mide bulantısı ve kusma görülür. Bazı vakalar hazımsızlık ve karaciğer vakasıyla karıştırıldığından tanı bazı hallerde pek kolay olmaz. Başka belirtilerde doktoru yanıltabilir. Çocuklarda ishal hali de görülür ki buda mide ve bağırsak iltihabı ile karıştırılabilir. Devamlı seyreden 38 derece kadar ateş ve nabzın yükselmesi de apandisit belirtilerindendir.

Doktor muayenesinde esas belirti karnın sağ alt tarafında elle yapılan basınç sonunda duyulan sancıdır. Baskı anında sağ ayağın havaya kaldırılması sancının artmasına neden olur. Bazı hallerde bu bölgede bir kas gerilimi de apandisitin belirtilerindendir. Özellikle karın ağrısından şikayetçi olan kadınlarda doktor bir batın ekografisine ihtiyaç duyabilir. Bazı hallerde doktor bağırsaklarda bir tümör, tıkanıklık yada ülser gibi ihtimalleri bertaraf etmek için röntgen çekilmesini isteyebilir.

Hastalığın yaşlılarda diğer yaş gruplarına oranla daha tehlikeli ve hatta ölümcül olduğunu biliyoruz. Bunun nedenlerinden biri yaşlılarda klinik bulguların daha az belirgin olması ve bu nedenle tıbbi müdahalede gecikmedir. Yaşlılarda sancılar daha hafif olup ateş yükselmesine rastlanılmadığı gibi akyuvar sayısında da bir artış görünmez. Şişmanlık, adale tembelliği gibi nedenlerde bazı hallerde elle teşhisi zorlaştır.

Jenny midesindeki sancılardan şikayetçidir. Apandisit olabilir mi? Aslında çocuklarda sancıyı abartma eğilimi vardır. Üstelik Jenny sancının yeri ve şeklini tam olarak anlatamamaktadır. Annesi onu yatırıp buz uygulaması yapıyor. Bu iyi geliyor Jenny'nin ateşi düşüp iştahı açılıyor. Ama çocuklarda geçicide olsa belirtiler çabuk kaybolur. Kısa bir süre sonra Jenny'nin duyarlılığı artar, yemek yemediği gibi oynamaya da pek gönlü yoktur. Çocuklarda rastlanılan apandisit vakalarının çoğu apandisitteki lenf dokularının sertleşmesinden ileri gelir. Jenny gerçekten apandisitse ameliyat olması gerekecektir. Ve ameliyat gereklidir ve bir apandisit ameliyatı yapılacaktır.

İltihaplı apandisin tamamen çıkartılması için organ kör bağırsağın yakınından kesilir. Ameliyat genel anestezi altında 35 ila 45 dakika arası sürer. Ameliyattan önce Jenny'e ağızdan antibiyotik verilmesinin nedeni iltihap ihtimalini azaltmaktır. Ameliyatı komplikasyonsuz geçtiği için Jenny kısa zamanda eve çıkar. Genellikle hastanede 3 – 4 gün kalınır ve nekahat dönemi 2 ila 4 hafta kadar sürer.

Ameliyattan kaynaklanan ana komplikasyon karın zarı iltihabı olan peritonittir. Bu durumda karın zarının iki katmanı arasında kalan boşlukta hücreler ve irin birikir. Bu birikintiler karın zarını iltihaplandırır, bu halde acil bir ameliyat daha gerekir. Bazı kadınlarda apandise yakın olan sağ döl yatağı borusunda tıkanıklık görülebilir. Yumurtalıklar civarında oluşan bu tür iltihaplar döl yatağı yoluna etki yapar. Bu gibi durumlarda erken müdahale kısırlık tehlikesini ortadan kaldırır.


Apandisit ile kanser arasında bir bağ var mıdır?

Bununla ilgili ciddi çalışmalar yapılmıştır. Apandis kanalının tıkanması apandisit yada kolonda oluşan bir urdan meydana gelebilir. Bağırsak kanserlerinde apandisit kanalının tıkandığı görülmüştür. Kolonda oluşan bir tümör apandisin kanla yeterinde beslenmesini önleyebilir. Ama kanserle apandisit arasında kesin bir bağ kurulamamıştır. Beslenmeyle apandisit arasındaki ilişki ise belirgindir. Özellikle lifli besinlerin az yenmesi, sindirim artıklarından ileri gelen dışkı taşlarının oluşmasına buda apandisin tıkanmasına neden olabilir. Bol lifli besinler ile beslenme alışkanlığı olan toplumlarda apandisit vakalarının göreceli olarak azlığı bundan ileri gelir.

Son yıllarda anestezi ve bakım konusunda ciddi ilerlemeler kaydedilmiştir. Bunun sonucunda apandisit ameliyatlarındaki risk giderek azalmaktadır. Yakın bir gelecekte ameliyat ile ilgili komplikasyonların sıfıra indirgeneceğini söylemek mümkündür. Jenny'ede zamanında teşhis konulduğu için sorunsuz bir ameliyattan sonra tam olarak sağlığına kavuşmuştur.


2 yorum:

Unknown
slm ben gulsah benim karnimin sol alt kosesi iki gundur agriyo yururken oksururken zorlaniyorum ve devamli wc ye cikiyorum
13.8.13
Unknown
Merhaba ben 4gun once apandisit ameliyati oldum. Karnim cok sis inecegini soyleyende var serum ve narkozdan kilo alacagimi soyleyende . Kilo alirmiyim?
12.3.14